Featured Post Today
print this page
Latest Post

12 Eylül rejimini suçlamanın bir faydası yok


Keçi Burcu'ndan zamanı yakalamak
CHP'yi en çok eleştirenler ise CHP'nin eski dostları. Bir zamanlar CHP için en çok emek vermiş olanlar. Geçmişte CHP için mücadele veren Demirbaş'ın perspektifi herkesi mutlu etmiş olmalı.
İçinde bulunduğumuz mekân tarihi bir taş bina.
Son 150 yılında Diyarbakır ’a yoldaşlık etmiş bu ketum yapının artık kıdemli sayılan dostlarından biri de benim. İşte şu sağdaki kapı fizyoloji laboratuvarımıza açılıyordu. Az ilerideki eski büyük amfimiz artık açık çalışma ofisi haline getirilmiş. Arka bahçe kapısı aralandığında gördüğümüz müstakil bina ise kadavralara ev sahipliği yapan anatomi laboratuvarımızdı.
Türkiye ’nin en çalkantılı dönemlerinde biz delifişek tıbbiyelilerin zahmetini çekmiş bu yapı şimdilerde Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’na ev sahipliği yapıyor.
Az sonra Kemal Kılıçdaroğlu ’yla birlikte Diyarbakır’ın sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle sohbet imkânı bulacağımız bu bina, kadim ve vefalı bir dost gibi bir kez daha bize dokunuyor.
Toplantıda söz alan, fikir beyan eden sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin bazılarını çok iyi tanıyorum.
Bu arkadaşlarımla Aleviliğin, Kürtlüğün, Türklüğün, Çerkezliğin, şunun ya da bunun bir ayrım ve üstünlük faktörü olarak düşünülmesinin bile ayıp sayıldığı ortak bir geleneğin parçalarıyız.
O gelenek Sünni olduğum halde 30 yıldır “Alevisin” diyenlere karşı Aleviliğimi;
Türk olduğum halde “Kürt’sün” diyerek güya itham edenlere karşı Kürtlüğümü reddetmeme onurunu veren bir gelenektir.
Hem Ticaret Odası’nda hem Diyarbakır Barosu’ndaki toplantılarda herkes lafını eğip bükmeden, açıkça ve mertçe konuşuyor.
Karşılarında her türlü fikri dinlemeyi bilen, lafını eğip bükmeden söyleyen, sitemlerini açıkça dillendiren, namus erbabı Kılıçdaroğlu var.
Bu dürüst diyalog biçimi, bu samimi ve açık üslup beni umutlandırıyor.
CHP ’yi en çok eleştirenler ise CHP’nin eski dostları. Bir zamanlar CHP için en çok emek vermiş olanlar…
Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır Temsilcisi 40 yıllık mücadele adamı Dr. Selim Ölçer, eski dostlarına tıpkı eskiden olduğu gibi delikanlıca sitem ediyor.
Konuşulacak çok şey var, ne güzel!
Dinleyenler ise dinlemeyi biliyor, ne güzel!
Herkes farklı bir düşüncesini dile getiriyor, bilmediğimiz şeyler değil.
Her söylenen söz, hem kalbimde hem aklımda tek bir cümleye dönüşüyor: “Bizi niye terk ettiniz?”
Evet, sitemlerin, eleştirilerin özü işte bu üç kelime: Bizi niye terk ettiniz?
İşte geri döndük demek istiyorum; “Dostların arasındayız! Güneşin sofrasındayız” demek istiyorum. Cevaplar boğazımda düğümleniyor.

Haksızlar mı?

12 Eylül rejimini suçlamanın bir faydası yok, kendimizi kandırmaktan vazgeçelim artık.
Sosyal demokrat ilkelere gerçekten bağlı bir siyasi partinin olduğu yerde bu duygusal kopuşlar mümkün olabilir miydi?
Mazluma bağrını kapamış bir sol düşünce nerede görülmüştür?
Zulümler ve darbeler insanlığımızı kaybetmenin mazereti olabilir mi?
Faşist 12 Eylül rejiminin suçluluğuna sığınmak da adeta medet umar gibi sorunu çözemediğinden dolayı AKP ’yi suçlamak da aynı aymazlığın ürünüdür.
Sorumluluk, onu taşıyabilme yeteneğine ve kudretine sahip olanlarındır.
Sorumluluk bizimdir, sosyal demokrasinindir, solundur.
Herkesin anlaması gereken şudur:
Eğer sol Kürtüyle kucaklaşırsa Türkiye Kürtüyle ancak o zaman kucaklaşacaktır.
Türkiye’nin önündeki tek gerçekçi bütünleşme ve birlik projesi budur.
Hareketli öğrencilik yıllarımdan başlayarak yerel yönetimlerde sorumluluk aldığım kırk yılı aşkın süre zarfında çok farklı insanları tanıma imkânını en büyük tecrübem olarak görürüm. Hâlâ enerjimin büyük kısmını insanımızı birbirine anlatmakla harcıyorum. Bütün samimiyetimle inandığım şey; bu ülkede bir arada yaşama aklının güçlü bir şekilde var olduğudur. Herkese düşen temel sorumluluk insanlarımızın arasındaki yabancılaşmayla mücadele etmektir. Bunun temel yöntemi ise apaçık ortada: Diyalog.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ’in ziyaretimiz sırasında yaptığı sağduyulu, sorumluluk sahibi ve birleştirici konuşmalar bu diyalogların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ispat eder nitelikteydi.
Geçmişte CHP için mücadele verdiğini çok iyi bildiğimiz Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş’ın Türkiye’nin gerçeklerini kavrayan perspektifi herkesi memnun etmiş olmalıdır diye düşünüyorum. Bölgenin akıl ve birikim sahibi siyasetçilerinin bu ülke için bir şans olduğunu görmek lazım. Diyarbakır benim hamurumu mayalayan şehir. Benim sevgilim. Ona dokunmak üzere yola çıktığımız bayramın ikinci gününde o güzel yüreğini açan, sokaklarını ayaklarımızın altına seren şehir…
CHP Genel Başkanı’yla birlikte üç bin yıllık Keçi Burcu’ndan Hevsel Bahçeleri’ne bir kez daha bakarken uçup giden zamanı elimi uzatarak, eteklerinden tutmak, yakalamak istiyorum.
Nâzım’dan bir şiir mırıldanarak sevgilime, Diyarbakır’a:
“Bak işte geri döndük” demek istiyorum.
“Dalgaları karşılayan gemiler gibi,
Gövdelerimizle karanlıkları yara yara
Çıktık, rüzgârları en serin
Uçurumları en derin
Havaları en ışıklı sıra dağlara…
Arkamızda bir düşman gözü gibi karanlığın yolu…
Önümüzde bakır taslar güneş dolu.
Dostların arasındayız!
Güneşin sofrasındayız!”

(Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı)
GÜRBÜZ ÇAPAN
radikal.com.tr
0 yorum

Barınak değil ‘butik otel’

Belediyelerin hayvan barınakları konsept değiştiriyor. Hayvanları Koruma Kanunu’nun yayımlanmasından sonra birçok belediye hayvanlar için rehabilitasyon merkezi açmaya başladı. Bunların en güzel örneğinden biri de Esenyurt’taki merkez oldu

 Sokak hayvanlarına ev sahipliği yapan belediyelere ait barınaklar sağlıksız koşullarıyla her zaman hayvanseverler tarafından eleştirilen alanlar oldu. Açılışı cuma günü gerçekleşen Esenyurt Belediyesi Hayvan Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi, 5 yılıdızlı butik otel konseptiyle hayvanseverlerden tam not aldı. İçerisinde sosyal alanların da bulunduğu tam donanımlı ve teknolojik ekipmanlı tesis sokak hayvanlarına sıcak, temiz ve eğlenceli bir hayat sunacak.

Evdeki hayvanlar gibi
Sokak hayvanlarının evi olan belediyelerin hayvan barınakları konsept değiştirmeye başladı. Hayvanları Koruma Kanunu’nun yayınlanmasından sonra sokak hayvanlarının rehabilitasyonu için birçok belediye, rehabilitasyon merkezleri açma çalışmalarına başladı. İlk örneği cuma günü Esenyurt Belediyesi tarafından açılan “Esenyurt Belediyesi Hayvan Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi” oldu. 5 yıldızlı butik otel şeklinde hazırlanan bu yeni alanlar “barınak” değil “rehabilitasyon merkezi” ve kontenjanı bakıma muhtaç ve sakat hayvanlarla kısıtlı. Bu merkeze sokaklarda bulunan hasta ve yardıma muhtaç kedi ve köpekler getirilip tedavi ediliyor. Ayrıca kısırlaştırma, kuduz, parazit, ishal, gençlik gibi tüm aşıları ücretsiz olarak yapılan bu tesiste sokak hayvanlarına, evlerdeki hayvanlar kadar temiz ve sağlıklı şartlarda yaşam sunmak amaçlanıyor. Yürürlükte olan yasaya göre bu amaç ile tedavileri tamamen bitmiş olan hayvanlar alındıkları ortama tekrar geri bırakılıyor. Hastalığı sürekliliğini koruyan hayvanlar ise bu merkezlerde yaşamlarına devam ediyor.

Dinlenme alanı ve havuz
Tesiste çalışan veteriner hekim Adem Kavrut, ileri tekonoloji tedavi cihazlarının bu merkezde var olduğu belirterek, “Hayvanların tüm data bilgilerini toplayan bir cihazımız var. Bu sayede kalp atışlarından, tansiyonuna birçok bilgilerini sadece ölçmekle kalmayıp kaydediyoruz. Kaydettiğimiz verilerle tedavisi sürecindeki değişimi sıkı takip edebiliyoruz” dedi. Esenyurt Belediyesi Yeni Hayvan Bakım Evi ilk olarak mimarisi ile dikkat çekiyor. 10 bin metrekarelik bu yeni hayvan bakım evini butik otel seviyesine taşıyan hayvan güneşlenme ve dinlenme alanları ve hayvan havuzunun olması. Hayvanların özgür kalabileceği genişlikteki bu çim alanda ayrıca ameliyathane, depo, müdür odası, misafirhane, veteriner hekim odası, sekretarya, tekniker odası, personel odası, kafeterya, hayvan barındırma odaları, kameriyeler, hayvan gezi alanları, bahçe kulübelerinden oluşuyor. Havuzlara köpekler beşerli gruplar halinde alınıyor hem banyo oluyor hem de eğlenmelerini sağlanıyor. Ayrıca köpeklere manikür ve saç bakımı da uygulanıyor. Tesis 320 yetişkin köpek, 100 yavru köpek ve 50 kedi evi olacak şekilde kapasiteye sahip.




Tesis, Hayvanları Koruma Derneği (HAYTAP)ve Greenpeace’in de aralarında buluduğu toplam 110 sivil toplum örgütü ile işbirliği halinde.



‘En büyük amaç sahiplendirmek’
Proje başkanı olan Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Emin Batmazoğlu, amaçlarının sadece sokak hayvanlarını toplamak, sağlıklarına kavuşturmak
olmadığını onları sahiplendirmek içinde çaba
harcadıklarını belirtti.

milliyet
0 yorum

Esenyurt Konutzedelerine Müjde!

Esenyurt'ta emsal işgaline son noktayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeleri koydu.
Meclis, emsal transferi ile sorunun çözülmesine olanak tanıdı. Böylece bölgeden Konut alan 10 bin kişi rahat bir nefes alacak.

Fiyapı ile başlayan ve ardından 30'a yakın mevzuata aykırı ruhsatları bulunan inşaatların durdurulması ile devam eden İstanbul Esenyurt'taki kaos çözüldü. İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclis Üyeleri 15 Haziran'da yaptıkları toplantıda Plan Tadilatı kararını onayladı ve karar 15 Temmuz'dan itibaren uygulanmaya başladı. Buna göre firmalar aykırılıklarını gidermek için plandaki şartları yerine getirip proje hazırlayacak ve yeni ruhsat alarak problemi çözebilecek. Bu karar yaptığı 600 dairesi iptal edilen diğer iki projesi de duran Fiyapı başta olmak üzere diğer İnşaat firmalarına da nefes aldıracak. Böylece bölgeden yaklaşık 10 bin Konut alanların da sorunu çözülmüş olacak.

Arsa o bölgede olacak

Verilen bilgiye göre, 10 bin metrekare Arsa içinde 2 emsalde 20 bin metrekare İnşaat hakkı bulunan bir firma, aynı arsaya 25 bin metrekarelik inşaat yaptığı takdirde aradaki 5 bin metrekarelik farkı kapatmak durumunda kalacak. Esenyurt sınırları içerisinde bulunan 5 bin metrekare inşaat alanına denk gelecek başka bir Arsa satın alınıp kamuya Devir yapılacak.

Fiyat farklı önemli

Uygulamada en önemli konu konut alan kişilerin yeni alınacak arsanın maliyetine ortak edilip edilmeyeceği. Bu konu maliyetin ölçüsüne göre değişkenlik gösterecek gibi görünüyor. Bazı inşaat firmalarının yöneticileri maliyeti kendileri üstlenirken bazılarının da bu konuda maliyeti konut alıcısı ile paylaşma yolunu seçebileceği konuşuluyor. Bu durumda 70 bin liraya alınan 1+1 dairenin fiyatının bir anda 80 bin 90 bin gibi rakamlara çıkma ihtimali kuvvetli görünüyor.

Kaynak:Bugün
0 yorum

Dr. Gürbüz Çapan aileye sahip çıktı

BEDAŞ’a olan elektrik borucunu ödeyemeyen ve kurum tarafından icraya verilen şehit babasına Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan sahip çıktı
  İzmir Foça’da terör saldırısı sonucu şehit düşen er Özkan Ateşli’nin evine elektrik borcunu ödemediği gerekçesiyle Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş (BEDAŞ) tarafından haciz kağıdı gönderildi. Haciz kararı üzerine harekete geçen Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, ailenin borcunu kapattığını, baba Hamdi Ateşli’ye de iş vereceğini söyledi.

Foça’da 21 gün önce askeri aracın geçişi sırasında bombanın patlatılması sonucu şehit düşen er Özkan Ateşli’nin baba ocağı, önceki gün de icra müdürlüğünden gelen evrakla sarsıldı. BEDAŞ’a olan elektrik borucunu ödeyemeyen baba Hamdi Ateşli’ye Gaziosmanpaşa 5’inci İcra Müdürlüğü’nden Bin 250 TL olan ve faiziyle birlikte Bin 560 TL’ye çıkan borcunu 31 Ağustos Cuma gününe (Bugün) kadar ödemesi yönünde tebligat geldi. Oğlunun acısını unutamadan icra müdürlüğünden gelen haciz kararıyla acısı katlanan Hamdi Ateşli, BEDAŞ avukatlarını arayarak borcunun ertelenmesini ve şu an ödeyecek durumunun olmadığını söyledi. Avukatların talebini kabul etmediğini belirten Hamdi Ateşli, “Ben oğlumu bu vatana şehit verdim. Gencecikti. Arkasında gözü yaşlı eş ve biri beşikte iki çocuk bıraktı. Ne başbakan ne cumhurbaşkanı ne de bakan, kimse evime dahi gelmedi. Çok sözler verildi. Hepsi havada kaldı. Ben oğlumu şehit verdim ama icralık oldum. Borcu ödeyemeyeceğim. Şehit ailesinin düştüğü durumu herkes görsün” dedi.


Dr. Gürbüz Çapan borcu kapattı Şehit Özkan Ateşli’nin daha önce Mehterçeşme Mahallesi’ndeki evini ziyaret eden ve mahalle Muhtarı Mehmet Saçan’a aile ile yakından ilgilenilmesi talebini ileten Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, şehit ailesinin evine BEDAŞ tarafından haciz kağıdı geldiğini öğrendi. Bunun üzerine yardımcılarına talimat veren Dr. Çapan, ailenin borcunun bir an önce ödenmesini ve baba Hamdi Ateşli’ye iş verilmesini istedi. Dr. Gürbüz Çapan’ın talimatının ardından şehidin evine giden kardeşi Zeki Çapan aile ile görüştü. Zeki Çapan,“Ateşli ailesinin borcunu yatırdık. Ayrıca sayın Başkan’ın talimatıyla baba Hamdi Ateşli’ye de iş vereceğiz Şehidimizin ailesinin bu hale düşürülmesi üzüntü verici” dedi.

Milliyet

0 yorum

Esenyurt ne zaman ilçe oldu?


19. yüzyılın başlarında Ekrem Ömer Paşa'ya ait çiftlik toprağında kurulan yerleşme, buranın hissedarlarından olan Eşkinozgillerden Eşkinoz adını almıştır.

1967'de de yerleşimin adı Esenyurt olarak değiştirilmiştir. Eşkinoz Çiftliği'nde çalışanların oluşturduğu yerli halka 1920-1938 yıllarında Romanya ve Bulgaristan'dan göçenlerin katılımı ve son yıllarda iç ve dış göçlerle (Bulgaristan, Almanya, Kars, ,Ardahan v.s.) gelen nüfus, etnik yapının bugünkü halini almasını sağlamıştır.

Esenyurt‘un kurucu belediye başkanı Doktor Gürbüz Çapan‘dır. Şu an belediye başkanlığı görevini Ak Parti grubundan Necmi Kadıoğlu sürdürmektedir. İlk yerleşim, Merkez Mahallesi'nde Köyiçi Mevkiinde oluşmuştur. Bugün hala bu alanda bulunan çingenelerin yaşadığı ve yerleşmenin en yoğun özelliklerini taşıyan Çingene Mahallesi ilk yerleşmenin çekirdek alanlarından biridir. 1920-1938 yıllarında bölgeye gelen Romanya ve Bulgaristan göçmenlerinin ikamet ettiği Merkez Mahallesi'nin kuzey kesiminde bulunan göçmen mahallesi de yerleşmenin en eski bölgesidir.

Esenyurt, İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinin semtlerinden biriyken, 2008 yılında Kıraç beldesi ile birleştirilerek ilçe olmuştur. Namık Kemal Mahallesi, Atatürk Mahallesi, İstiklal Mahallesi, Çakmaklı Mahallesi, İncirtepe Mahallesi, Saadetdere Mahallesi, İnönü Mahallesi, Fatih Mahallesi, Örnek Mahallesi, Talatpaşa Mahallesi, Mehterçeşme Mahallesi, Pınar Mahallesi, Sanayii Mahallesi, Esenkent Mahallesi, Güzelyurt Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi, Ardıçlıevler Mahallesi, Yenikent Mahallesi, Yeşilkent Mahallesi ve Merkez Mahallesi olmak üzere yirmi mahalleden oluşmaktadır.

Esenyurt yerleşim yeri bütünü, Marmara bölgesinin Trakya alt bölgesinde, İstanbul Metropolitan alan sınırları içerisinde yer almaktadır. Bu bölgenin doğusunda Küçükçekmece Gölü, batısında Büyükçekmece, kuzeyinde Hoşdere köyü ve TEM Karayolu, güneyinde Firuzköy ve E-5 Karayolu bulunmaktadır.

İlçede 13 sağlık ocağı 1 devlet hastanesi 1 kızılay hastanesi ve 1.000.000. m² şehir parkı bulunmaktadır. İlçede güvenlik 1 haziran 2009 itibariyle polis teşkilatına geçmiştir. Emniyet müdürlüğü binası hazırlanmıştır.

Esenyurt'un yüzölçümü 2.770 hektardır ve 1989 yılında belediye olma niteliği kazanmıştır. Belediye teşkilatının kurulmasıyla bölgede bir hizmet atağı başlatılmıştır.

Nüfusun önemli bir kısmı Ardahan, Kars, başta olmak üzere Ağrı , Erzurum ve Artvin illerinden yoğun göç almıştır.


kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Esenyurt
0 yorum
 
Support : Creating Website | Johny Template | Mas Template
Copyright © 2011. ESENYURT GÜNCEL - All Rights Reserved
Template Created by Creating Website Published by Mas Template
Proudly powered by Blogger